Sebebi bilinen ölümler sıralamasında kalp ve damar hastalıkları birinci sırada yer almakta hemen ardından da kanser hastalığı gelmektedir. Ülkemizde ve diğer bütün ülkelerde, öldürücülüğü ile birlikte bıraktığı sakatlıklar ve ortaya çıkardığı ekonomik kayıplar nedeni ile de kanser, önemli bir halk sağlığı sorunudur. Erken teşhisin çok önemli olduğu kanserle mücadelede, en etkili yöntemlerin başında toplumda kanser konusunda farkındalık sağlanması ve toplum bilincinin geliştirilmesi yer almaktadır.
Kanserden ölümlerin yaklaşık üçte biri; tütün kullanımı, yüksek beden kitle indeksi (fazla kilolu ya da şişman/obez olma), meyve ve sebzeden fakir beslenme, yetersiz fiziksel aktivite ve alkol tüketimi gibi başlıca beş davranışsal ve beslenme ile ilgili risk faktöründen kaynaklanmaktadır.
Toplumun Kanser ve erken tanısı konusunda dikkatini çekmek, bilincini arttırmak amacıyla, Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) tarafından, 4 Şubat Dünya Kanser Günü olarak belirlenmiştir. Bunun yanında yıl içinde farklı kanser türlerine dikkat çekmek için çeşitli günler, hafta ve aylar belirlenmiştir. Kanser konususun ve erken teşhisin önemi, bireylerde ve toplumlarda bilinç oluşturmak için her fırsatta ve her ortamda dile getirilmektedir.
Birçok kanser türünde genetik geçişin rolü büyüktür. Bununla birlikte; sigara ve alkol kullanımı, aşırı kilolu veya obez olmak, düşük sebze ve meyve alımını içeren sağlıksız beslenme, hepatit veya diğer kanserojen enfeksiyonlara maruz kalmak, cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virüs (HPV) enfeksiyonu, kentsel hava kirliliği, katı yakıt kullanımından kaynaklanan iç mekan dumanı, gereksiz ilaç alımı, yüksek kalorili diyet, katkı maddeli besinler tüketilmesi, hareketsiz bir hayat, gereksiz radyolojik tetkikler, güneş ışığının zararlı etkilerine maruz kalmak kansere yakalanma riskini arttıran etkenlerdir. Düzenli ve dengeli beslenme, bilinçli yapılan fiziksel aktivite, düzenli bir hayat tarzı, yeterli uyku, stresten uzak durma v.b ile kansere yakalanma riski oldukça azalmaktadır.
Kanserde erken dönemde tanı konulmasının yanında, tanı konulan hastalara gerekli tıbbi yönlendirme yapılıp tedavi merkezlerine sevk edilmesi, hasta takibinin yapılması, imkânlar ölçüsünde sosyal, ruhsal ve tıbbi destek sağlanması da kanser kontrolünün önemli bir ayağını oluşturmaktadır. İlimizde Merkez Toplum Sağlığı Merkezi ve Afyonkarahisar Devlet Hastanesi binasında bulunan KETEM (Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi); eğitim, tarama, tetkik ve tıbbi destek yönünden vatandaşlarımıza hizmet vermektedir. Herhangi bir sağlık sorunu olmadan da belli yaş grubundaki kişiler kanser taraması için Merkeze başvurduklarında erken teşhis ihtimali artmaktadır.(örneğin; meme kanseri için 40-69 yaş aralığındaki kadınlar, rahim ağzı (serviks) kanseri için 30-65 yaş aralığındaki kadınlar, bağırsak kanseri için 50-70 yaş aralığındaki kadın ve erkekler belli aralıklarla tarama yaptırmalıdır.) Ayrıca Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM), Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM) ve Aile Sağlığı Merkezleri (ASM)’ den de bilgi ve destek hizmetleri verilmektedir.
Kanser teşhisi konulan ve tedavi olan kişilerde bağışıklık sistemi de zayıflayacağı ve bulaşıcı hastalıklara daha açık hale gelecekleri için, özellikle içinde bulunduğumuz salgın döneminde kendilerini daha iyi korumaları; yakınlarından kanser tedavisi olan kişiler de kendileri ile birlikte onları da düşünerek salgın tedbirlerine daha çok uymaları gerekmektedir.
Unutmayın! Erken teşhis hayat kurtarır; taramalar erken teşhis oranını arttırır.
Uzm.Dr.Serhat KORKMAZ
İl Sağlık Müdürü